
Güç Yüzükleri – Değerlendirme/Eleştiri
Amazon Prime’ın Yüzüklerin Efendisi: Güç Yüzükleri dizisi, duyurulmasından 5 yıl sonra nihayetinde seyirciyle buluştu. Yayınlanan fragmanlar ile ne olduğu az çok belli olan konu ve hikaye, ilk iki bölümde kendini gösterdi. Yerli ve yabancı pek çok izleyici ve Tolkienseverin, diziye dair fikir ve görüşlerini inceledim. Bunlar arasında diziyi seven ve başarılı bulanlar kadar beğenmeyenler de vardı. valinoor.com platformunun Orta Dünya yazarı ve bir Tolkien okuyucusu olarak kendi düşünce ve görüşlerimi sizlerle paylaşmak istedim.
Başlamadan evvel, pek çok yerde diziyle Yüzüklerin Efendisi film üçlemesinin kıyaslandığını ve filmlerdeki eklemeler öne çıkarılarak dizide de eklemeler olabileceğini söyleyen açıklamalar gördüm. Eser uyarlamalarında ekleme-silme kaçınılmazdır. Fakat bu ana temaya ve konuya bağlı olarak yapıldığında, böyle yapılmadığı zamanki kadar rahatsız etmez. Filmlerde de değiştirilen ve hoşuma gitmeyen kısımlar vardı; hikâye dışında sahneler eklenmişti ve karakterlerde değişiklikler olmuştu. Fakat dizide bunu daha yoğun olarak görüyoruz. Hatta halihazırda derin hikâyelere sahip olan karakterlerin Tolkien’in yazdığından çok farklı şekilde tasvir edilmiş. En basit örnek ise Galadriel’dir. İntikamcı ve savaşçı bir karakter olarak yeniden yaratılmış dizide. Diğer karakterler tarafından yoluna taş koyulan ama aslında haklı ve asi yeni bir karakter olmuş. Galadriel’i ilk iki bölümde tek başına gördük. Galadriel ve eşi Celeborn, Birinci Çağ’da evlenirler ve İkinci Çağ’ın henüz başında kızları Celebrían doğar. Bu dizinin “İkinci Çağı” anlattığını düşünürsek bu iki karakter nerede, merak ediyorum. Zamana göre iki karakteri de görmemiz gerekirdi.
Galadriel’in gemiden atlayıp Orta Dünya’ya yüzerek gitmesi fikri kimin aklına geldi, diye kendime sordum izlerken. Atlas Okyanusu’nu yüzerek geçmek gibi bir şeydir bu.

Kısa Saçlı Elfler, Meteor-adam ve İsimler…
Elflerin kısa saçlı olması da göze batıyordu. Uzun saçları asalet katarken şimdi bu saçlar, onları sıradan kişiler gibi göstermiş. Bunun dışında Hobbitler de genel olarak gereksiz duruyor -en başından beri. Hobbitlerin düzensiz, dağınık ve kirli halleri de göze batıyordu -Tolkien’in Kılayak (Harfoot) tasvirine aykırı bir durum. Genel olarak hikâyede fazlasıyla değişiklik olmuş. Amazon sadece Hobbit ve Yüzüklerin Efendisi kitaplarının haklarını aldı. Ellerinde sadece bunlar varken Yüzüklerin Efendisi Ekler kısmında anlatılan, Üçüncü Çağ’ın başında geçen olayları ekrana taşımaları daha anlamlı olabilirdi. Arnor ve Witch-king arasında geçen savaşlar, Rohan’ın kuruluşu, Gondor’daki iç savaş ve nicesi…

Meşhur “Meteor-adam” ise ayrı bir konu. Orta Dünya’ya meteorla gelen kimse yoktur; Tolkien yazmamıştır. Bu karakterden Gandalf çıkması da ayrı bir çelişki olur, çünkü Gandalf ilk kez Üçüncü Çağ’da Orta Dünya’ya gelir. Geldiğinde Círdan’dan Üç Elf Yüzüğü’nden biri olan Narya’yı alır. Meteor-adamın Gandalf çıkması, yapılan bunca değişiklikten sonra pek sürpriz olmaz. İleriki bölümlerde Legolas, Gimli veya Üçüncü Çağ’dan başka bir karakter görürseniz şaşırmayın.

Amazon’un kendi karakterlerine verdiği isimler de eğreti durmuş. Theo, Rian, Bronwyn, Disa, Thondir, Arondir… Ve Kral III.Durin ile oğlu IV.Durin konusuna gelirsek; Durin ismi hiçbir zaman arka arkaya verilen bir isim olmamıştır. Doğan kişi, hem suret hem de davranış olarak Yedi Cüce Babası’ndan biri olan Ölümsüz Durin’e benzediği için bu ismi alır. III.Durin, İkinci Çağ’ın ortalarında yaşayıp Yedi Cüce Yüzüğü’nden birini alandır. IV.Durin ise bu çağın sonunda ve Üçüncü Çağ’ın başlarında yaşamıştır.
“Modern” Tolkien
Güç Yüzükleri dizisine eklenen siyahi karakterler de pek uygun değil. Sebebi ise Tolkien, bu hikayeleri Orta Çağ ve Orta Çağ Öncesi Avrupası’nı temel alarak yazdı. Amacı da İngiltere’nin kendine has bir mitolojiye sahip olmasıydı. Çünkü bilinen pek çok hikâye Kelt, Anglo-Sakson, Fransız ve Gal kökenli olanlardır. Ama Güç Yüzükleri yapımcılarından Lindsey Weber, “Tolkien’e ait bir eserin uyarlamasının, bizim dünyamızın aslında nasıl göründüğünü yansıtacağı bize normal geldi,” diye bir açıklama yapmıştı. Kısaca demek istediği şu ki: “Modern dünyada Tolkien nasıl olurdu?”. Bu fikirle bu işe girişmeleri, diziye doğrudan eleştiriye açık bir hale getirir. Ayrıca yazara ve temasına bağlı kalarak böyle eklemelerin yapılmaması gerektiğini savunan kişileri de “ırkçı” olarak damgalamaları doğru bir yaklaşım değildi.
Dizi çıkmadan önce her yerde kendisinin “ekrandaki ilk kadın cüce” olduğunu söyleyen oyuncunun gidip Hobbit: Beklenmedik Yolculuk, Avcı: Kış Savaşı ve Willow filmlerini izlemesi iyi olur.
Bunların haricinde, diyaloglar ve anlatım da yer yer kötüydü demeliyim. Çoğu sahnede gereksiz derin anlamlar katmak için uzun cümleler vardı. Celebrimbor’un Elrond’a anlattığı Silmariller ve Morgoth hikâyesi de doğru değil. Bunun dışında bazı oyuncuların performansları da ortalamaydı. Sahne geçişlerinde çıkan harita ve yazılar daha iyi olabilirdi -özellikle yazılar. Bazı sahnelerdeki kostümler de güzel durmuyordu. Dizi, görsellik ve ses olarak iyiydi. Müzikler sahnelere uygundu. En azından bu güzel olmuş.

“Tolkiensever” Yapımcılar
Kullanım haklarını aldıkları kitaplar düşünüldüğünde ekleme-çıkarma normal olarak beklenilebilir bir durum. Fakat bu kadar fazla olması ister istemez rahatsız edici ve uygunsuz olmuş. Keşke yazarın düşünce ve temalarına sadık kalarak, içine kendi fikir ve mesajlarını eklemeden bir yapım ortaya koysalardı. Bu diziyi ortaya koyanların da kendilerine “Tolkiensever” demesi kulağa absürt geliyor. J.D Payne, Comic-Con’da Kılayakların bir hobbit türü olmadığını ve hobbitlerin “atası” olduğunu söylemişti. İyi ki kitapları okumuşlar ve yazarı seviyorlar; okumayıp sevmeseler kim bilir dizide neler görürdük. Diziye danışmanlık eden Tolkien uzmanları acaba kendilerine nasıl “uzman” diyebiliyorlar, bunu da merak ediyorum. Acaba hangi kısımlara danışmanlık ettiler?
Bu yazıyı okuyanlar kitapları okumadıysa ve Orta Dünya’ya öyle çok hakim değilse bu dediklerimi abartılı bulacaktır. Dizinin, kitapları okumamış, Orta Dünya bilgisi ortalama veya az olan kişiler için yapıldığı belli. Sözde Tolkien hayranı yapımcıların Tolkien hayranlarını göz ardı etmesine bir anlam veremedim. Genel olarak diziden Orta Dünya hissi alamadım.
Siz Güç Yüzükleri dizisi hakkında ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi bizimle paylaşın.
Diğer bölümlere ait değerlendirmelere buradan ulaşabilirsiniz.