
Fullmetal Alchemist: Brotherhood (FMA:B)
Hayata İnsan Merkezli Bakış
Metal Simyacı olarak Türkçeleştirilen FMA:B, her anime severin muhakkak izlemesi gereken gerçek bir şaheserdir. MyAnimelist ve AniDB gibi sitelerdeki yüksek puanları da zaten bu hakikatin bir göstergesi. Her kesim izleyici tarafından beğenilen ve orijinali manga olan bu eserin iki farklı anime adaptasyonu mevcuttur. İlki FMA olarak manga henüz bitmeden piyasaya sürülmüş ve mangaya yetiştiğinde de orijinal bir final yaparak mangadan ayrılmıştır. Daha sonra yapılan FMA:B ise, manga bittikten sonra yapıldığından ilk arclar biraz tıraşlanarak ve mangaya sadık kalınarak bitirilmiştir. Biz daha bütünleyici ve tatmin edici olduğundan FMA:B izlemenizi öneriyoruz. Ancak ilk arcların FMA’da daha detaylı olduğunu belirtelim. Bunların kesilmesi, sanılacağı gibi seyir zevkinden çok bir şey kaybettirmiyor.
Edward ve Alphonso (Ed ve Al), iki erkek kardeştirler. Simya ilmine genç yaşta ilgi duyarlar ve kendilerini bu ilimde geliştirirler. Epey yetenekli oldukları simyada özgüvenleri de bir hayli yüksektir. Düşündükleri, teorize edebildikleri her şeyi simya ile yapabileceklerine inanmaktadırlar. Fakat ansızın annelerini bir hastalık yüzünden kaybederler ve akıllarını kemiren bir düşünce onları simyadaki tabulardan birini çiğnemeye iter: insan dönüşümü. Özgüvenleri ve dehaları, onların gerekli formülleri hazırlamaları için yeterlidir. Her şey yolunda gibi gözükürken, simya tepkimesi geri teper. Bu yüzden Elric kardeşler, bu özgüvenlerinin bedelini ağır bir şekilde öderler. Ed bir kolunu ve bacağını kaybetmiştir. Ardından automail adı verilen protezlerle uzuvlarını ikame ettirmiştir. Al ise artık bir zırh içinde yaşamaya mahkumdur. Kardeşler, içinde bulundukları durumu kabul edemezler, kaldıramazlar ve eski hallerine dönmek için bir çare ararlar. Aradıkları çözüm onlara göre yine simyadadır. Çünkü simyacıların efsanevi, her şeye kadir olan bir cevheri vardır: felsefe taşı.

FMA:B Evreni
Kardeşlerin yaşadığı evren 20. yüzyıl teknolojisine sahip, 2. Dünya Savaşı yıllarını andıran bir evrendir. Tren, radyo, ankesörlü telefonlar, arabaların yanı sıra, automail denen gelişmiş bir protez uzuv teknolojisi vardır. Automail insanın sinir sistemine bağlanarak çalışan mekanik kol, bacak gibi protez teknolojisi olarak açıklanabilir. Sık bakım, dokunma hissiyatının noksanlığı ve ağırlığı gibi eksileri olsa da hiç yoktan iyidir. Bunların yanında simya adında doğa üstü bir güç de vardır. Simya, katı ve net kurallarla belirlenmiş bir güçtür. Eşit takas adında, giren ürünlerin çıkanlarla aynı atom ağırlığına sahip olmasını zorunlu kılan bir kanunu vardır. Simyacılar dönüşüm çemberi denilen bir çember ile maddeleri başka maddelere ve formlara dönüştürebilmektedirler. Simya için çember bir zorunluluktur ancak Ed gibi bazı istisnai simyacılar, çembersiz de dönüşüm yapabilmektedirler.
Hikaye askeri bir dikta ile yönetilen bir ülkede geçmektedir. Kardeşler burada ücra bir köyde yaşarlarken, kader onları başkente sürükler. Üstün simya yetenekleriyle hemen devlet kadrosuna başvurup ‘devlet simyacısı’ olurlar. Bu şekilde, animedeki tabirle ordunun köpeği olurlar. Ancak elde ettikleri para, özel yerlere giriş hürriyeti ve bağlantılar gibi imtiyazlar, felsefe taşı arama macerasında çok faydalı olacağı için razı olurlar. Zaten çok geçmeden de ilk ipuçlarını elde edip taşın peşine düşerler.

İlginç bir şekilde edindikleri bilgiler onları bir yerlere yönlendirir . Fakat sanki hep birileri onlardan birkaç adım önde, tam elde edecekleri bulguları yok etmektedir. Felsefe taşı söz konusuyken, böyle bir ilginçliğin tesadüf olamayacağını anlar kardeşler. Sonrasında bu taşın bir türevine sahip birisinden de yardım gelir. Böylece FMA:B dünyasına işte bu noktada tam olarak giriş yaparız. Devasa ve yıllar evveline kök salmış bir komplo, bizleri ve kardeşleri beklemektedir…
Felsefik ve Dini Unsurlar ve Protagonist
Seride yedi günah teması ve tanrının insanın içinde olması gibi Hristiyan ve Budist fikirler harmanlanarak felsefi bir temel oluşturulmuştur. Önemli karakterler ve simya üzerinden tanrıcılık oynamanın ve/veya tanrılığı başka yerlerde aramanın insanı nereye götürdüğünü görüyoruz. Bu karakterlerin, simyalarının sınırına gelip tanrıcılık oyunları sona erdiğinde nasıl aciz duruma düştüklerine şahit oluyoruz. İşte serideki iyi ve kötü insanı ayıran faktör burada devreye giriyor. İnat etmek ve acziyeti kabul etmek.
Olaylar hem simya, gem siyasi hem de sosyal temelde bir tür nefret zincirini kırmaya, yani inadı terk etmeye davet etmekte. Çünkü insan ilişkileri ve topluluklar ancak bu şekilde ahlaklı ve düzgün olabilirler alt metni işleniyor. Aynı şekilde nefret zincirine ilave yapacak olan, erdemsiz hareket eden karakterler, diğer karakterler tarafından pek çok farklı noktada engellenerek, bu doğru yola çekiliyorlar. Seriyi güzel yapan unsurlardan biri de bu birlik hissiyatı. Başka bir deyişle herkes üzüm üzüme baka baka kararır misali, iyi niyetle davranmaya ve inatlarını terk etmeye hazır hale geliyor. Bu durumun kaynağı tabii ki ana karakter Ed.

Ed, simyayla her şeyi yapabileceğini düşünen bir çocuktur; yaşadıkları neticesinde bu düşünce tarzındaki kibri fark eder. Ardından yapılamayacak ve tanrının hükmünde olan bazı şeyler de olduğunu anlayan olgun bir insana dönüşür. Bu dönüşüm doğal olarak onun fikir dünyasını da değiştirir ve dünya görüşü simya merkezli olmaktan çıkıp insan merkezli olmaya başlar. Bunun sebebiyse dostlarıyla olan bağının ve ilişkilerinin, simyadan daha kıymetli olduğunu fark etmesi. Bu değişimin damgası olarak da serinin finalindeki kararını görmeniz gerekiyor.
Son Cümleler
Hikayemiz acı tatlı pek çok sahnelerle dolu. Yeri geldiğinde güldürüyor, yeri geldiğinde hüzünlendiriyor, bazen de tüylerinizi diken diken ediyor. Mizahı dengeli bir şekilde hikaye akışını bozmadan kullanmayı başaran FMA:B, kurgusunda birkaç plot twist barındırıyor. Dikkatli bir izleyici değilseniz ağzınız açık kalabilir. Bitmiş bir mangayı adapte etmenin kaymağını yiyerek, foreshadowing tekniğini de yetkin şekilde kullanan anime, çok tatmin edici bir finale sahip. Finale doğru aksiyon zaten tavan yapmakta ve bütün kartlar artık tek tek oynanmakta. Sular durulduğundaysa, izlediğiniz bu macera, çok hoş bir seda ile sizlere veda etmekte.