Star Wars

Anakin ve Dooku’nun Karanlığa Düşüşü

Öncesinde Jedi olup daha sonra Güç’ün karanlık tarafına geçen Jedilar arasında en bilinenleri, şüphesiz Dooku ve Anakin Skywalker’dır. İkisi de oldukça güçlü ve yetenekli Jedi Şövalyeleriyken, karanlık tarafın yolunu tutmuşlardır. Gözden kaçırılmamalıdır ki Anakin ve Kont’un, bu yolda bazı benzerlikleri söz konusudur. Bu yazıda sizlere, Anakin Skywalker ve Kont Dooku’nun karanlığa geçişte yaşadığı benzer hisler, düşünceler, kişiler ve olaylardan söz edeceğiz.

Şansölye Palpatine/ Darth Sidious

Geçtiğimiz ay Disney+ platformunda yayınlanan Jediların Öyküleri adlı mini dizide Dooku’nun karanlık tarafa geçişini anlatan bir hikaye izledik. Burada Dooku’nun kaderinin Anakin’in kaderine benzediğini gördük. Her ikisi de karanlık tarafa geçmeden önce Palpatine tarafından manipüle edilmiştir. Onları karanlığa çekmek için Palpatine’in yaptığı şeyler, neredeyse birbirinin aynısıdır. Palpatine, genellikle Jedi Birliği’ne karşı gelebilen güçlü Jediları seçmeye odaklanmıştır. Böylece onları kolayca yoldan çıkarabilecektir. Bunun ardından Dooku ve Anakin de yaptıklarının doğru olduklarına inanıyordu. Fakat aslında ikisi de Palpatine’in planının bir parçasıydı.

Kont Dooku’nun karanlık tarafa geçişini kesin hale getiren olay, Yaddle’ı öldürmesiydi. Yaddle, Yoda’nın türdeşiydi. Benzer şekilde Anakin de, karanlık tarafa geçişini Usta Windu’yu öldürerek gerçekleştirmişti.

Cumhuriyet’in Güvensiz Politikaları

Jediların Öyküleri dizisinin ikinci bölümünde Dooku ve öğrencisi Qui-gon, senatörlerden birinin oğlunu kurtarmak için bir gezegene gitti. Buraya geldiğinde Dooku, senatör bu gezegenin halkını önemsemediğini fark edince oldukça öfkelendi. Zira senatör, halkıyla ilgilenmemiş ve onlara gereken yardımı yapmamıştı. Halk da tek çareyi senatörün oğlunu kaçırıp isteklerini belirtmekte bulmuştu. Dooku’yu öfkelendiren durum ise, senatörün hatasını düzeltmek için Jedi Birliği’nin işe karışmasıydı çünkü bunu, Jediların düzeltmesi gerektiğine inanmıyordu.

Aynı şekilde Klon Savaşları başlamadan önce Anakin’in Senato’ya karşı duyduğu güvensizlik ve memnuniyetsizlik aşikardı. Klonların Saldırısı filminde Padmé ile arasında geçen sohbette sistemin çalışmadığını söylemiş ve birinin öne çıkarak karar vermeleri için Senato’yu zorlamasından söz etmişti. Bunun dışında Senato’ya olan güvensizliği ve Jedi Birliği’ne karşı çıkması da Klon Savaşları devam ederken gelişmekteydi.

Öz Güven

Jedi Birliği ve Cumhuriyet’e karşı duydukları güveni kaybetmelerinin ardından hem Dooku hem de Anakin, artık kendi kararlarının doğruluğuna daha da bağlı oldu. Örneğin Anakin, durumu daha dikkatli düşünseydi Windu yerine Palpatine’i öldürürdü. Böylece Jediları kurtarmış olurdu. Fakat bunun yerine Palpatine’i dinlemeyi seçti, tıpkı Dooku’nun Yaddle’la dövüşmeden önce yaptığı gibi. Dooku da yaptığının doğru olduğunu ve Yaddle’ı öldürmenin de adalete giden yolda sıradan bir ölüm olduğunu düşünüyordu.

Anakin ve Dooku, inatçı ve bağımsız kişiler olsa da etrafları mantıklı dostlarıyla doluydu. Dooku’nun yanında, hırsları kontrolden çıktığında onu durdurması için öğrencisi Qui-gon vardı. Hatta Yaddle bile ölümünden önce Dooku’yla konuşup onu durdurmaya çalışmıştı. Anakin ise kendisini aydınlıkta tutmasını sağlayan ustası Obi-wan’a sahipti. Fakat Ahsoka için aynısı söz konusu değildi. Çünkü Ahsoka’nın Jedi Birliği ve Anakin’i bırakıp gitmesi, Anakin’in karanlık tarafa geçişinde önemli bir unsurdu. Zira Ahsoka da yeri geldiğinde Anakin’i kontrol edebilecek kişilerden biriydi.

Jedi Konseyi

Hem Anakin hem de Dooku, Jedi Konseyi tarafından kandırıldıkları için diğer Jedilara öfkeliydiler. Bu durum da aralarındaki en çarpıcı benzerliklerden biriydi şüphesiz. Jediların Öyküleri dizisinde Usta Windu Dooku’ya, Konsey’deki yerini kaybettiğini haber verir. Sebebiyse Dooku’nun ölmüş bir Jedi dostunun intikamını almasıdır. Dooku’nun yerine Windu, Konsey’deki boş yeri alır çünkü görev sırasında emir ve protokolleri harfi harfine izlemiştir. Bu durum da Dooku’yu artık dönülmez bir yola soktu ve Palpatine’e itti. Dooku’ya göre, Jedi Birliği’ni eski haline getirmenin bir yolu yoktu. Fakat belki de Jedilar ona Konsey’de bir yer verseydi Dooku hiçbir zaman karanlık tarafa geçmezdi.

Dooku’nun aksine Anakin’e Konsey’de yer verilmişti ama bu yeri hak ettiği için değildi. Şansölye Palpatine Anakin’i, kendisi atamıştı Konsey’e, böylece Anakin aracılığıyla Konsey’deki her şeyden haberi olacaktı. Anakin bir piyondan fazlası değildi onun için. Jedilar da bunun farkındaydı ama Anakin’in Konsey’de yer almasına izin verdiler. Bu sayede onlar da Anakin aracılığıyla Palpatine’i takip edebileceklerdi. Anakin yine bir piyon olmuştu. Her iki taraf da onun ne istediğini veya ne düşündüğünü önemsemiyordu. Konsey’de yer alması sadece formalite icabıydı.

Geri Dönülemez İşler

Anakin ve Dooku’nun geri dönülemez ve affedilmez eylemlerde bulunmaları, Birlik ve Konsey’e karşı duydukları güvensizliğin kırılma noktasıydı. Dooku, Palpatine ve Sithlere olan bağlılığını kanıtlamak için dostu Yaddle’ı öldürdü. Anakin ise Palpatine’i ve bu sayede Padmé’yi kurtarmak için Windu’yu öldürdü. İkisi de köşeye sıkışmış hissetmiş ve düşmanlarını öldürmekten başka seçeneklerinin olmadığını düşünmüştü.

Yaddle’ı öldürmesinin ardından Dooku, kendisini yere bıraktı; yaptığı şeyin bir geri dönüşü olmadığını fark etti. Artık bir katildi ve bu yüzden, Jedilar arasında bir yerinin olmadığını biliyordu. Kaderi belirlenmişti artık ve Dooku, galaksiyi Cumhuriyet’e düşman etti ve Ayrılıkçıların lideri oldu.

Benzer şekilde Anakin de Windu’nun elini kestiğinde Dooku gibi hissetmişti. Ne yaptığının farkına varınca geri tökezledi ve yaptığına inanamaz şekilde bağırdı. Bu cinayeti, Jedi Konseyi’ne açıklayamayacağının farkındaydı. Dooku’nun ihaneti, Yaddle’ı öldürmesinden çok önce başlamıştı. Fakat Anakin’in Jedi Birliği’ne ihanet etmesi ve buna zemin hazırlayan olaylar, oldukça hızlı gelişmişti. Bu yüzden de o anki kararlarını değerlendirmek için vakti olmamıştı bile. Böylece Darth Vader’a giden yolda ilk adımı atmıştı.

Ne düşündüklerine kulak asmaksızın Palpatine, Dooku ve Anakin’i başından beri öldürmek istiyordu. Hiçbir zaman bir yenisini bulmadan mevcut çırağını gözden çıkarmazdı. Anakin’i yoldan çıkarmak, manipülasyon yeteneğinin zirvesiydi. Fakat Anakin’in oğlu veya kızının nihaeyinde bir Jedi olacağının farkındaydı. Dooku ve Anakin’de kullandığı planların aynısını Luke’un üzerinde de denedi. Ama Luke tek başına, Dooku ve Anakin’in esiri olduğu döngüyü kırmayı başardı.

Anakin ve Dooku’nun karanlık tarafa geçişlerinde yaşadıklarını anlattığımız yazı burada son buluyor. Umarız yazı hoşunuza gimiştir.

Bizi Takip Edin!

instagram.com/valinoorcom

twitter.com/valinoorcom

facebook.com/valinoorcom

Orta Dünyalı bir hayalperest